17 Eylül 2023 Pazar

ÖZGEÇMİŞİM


1953 yılında Mersin’de doğdu. 1976 yılında Gazi Üniversitesinden mezun olduktan sonra Maliye Bakanlığı Hazine Genel Müdürlüğü’nde memuriyete başladı. Münih Başkonsolosluğu (Almanya) ve Taşkent Büyükelçiliğinde (Özbekistan) Ekonomi Müşavirliği görevlerinde bulundu. Türkiye Büyük Millet Meclisi “Geleneksel El Sanatları Üretici ve Sanatkarlarının Sorunları” konulu Meclis Araştırma Komisyonu’nda Danışman olarak çalışmıştır. Mayıs 2008 tarihinde 41 yıllık memuriyetten sonra yaş haddinden emekli olmuştur.
 
Yurt içi ve yurt dışı memuriyet görevleri sırasında özellikle yok olmaya yüz tutan el sanatlarımızın yeniden canlandırılabilmesi ile ilgilenmiş ve 1999 yılının başlarında hobi olarak başladığı keçecilik sanatını her ikisi de "Yaşayan İnsan Hazinesi" unvanı sahibi olan Konya’da Mehmet Girgiç ve Afyonkarahisar’da Yaşar Kocataş ustalardan öğrenmiştir.

Türkler tarafından dünyaya tanıtılan, ancak ülkemizde kaybolmaya yüz tutmak üzere olan geleneksel keçecilik sanatının farklı bir kulvara taşınarak yeniden canlandırılması amacıyla yünün keçeleştirilmesi yoluyla resim yapma çalışmalarını sürdürmektedir. Bu çalışmalar yanında önümüzdeki dönemde geleneksel el sanatlarımızdan olan keçeciliğin başta huzurevleri ve kreşler olmak üzere çeşitli kurumlarda öğretilerek canlandırılması, Türk insanına yeniden tanıtarak yaygınlaştırılması, sanayiye uyarlanarak yeni kullanım alanları yaratılması ve Türk keçeciliğinin uluslar arası boyutta tanıtılması konularında çalışmalar yapmaktadır.
 
Bu çerçevede 2007 yılı Temmuz ayından itibaren 7 aylık bir sürede Gülhane Askeri Tıp Akademisi Rehabilitasyon Merkezi’nde gazilere yönelik atölye çalışmaları düzenlemiştir.  2013 yılından itibaren Ulucanlar Müzesi Sanat Sokağı'nda keçe atölyesi çalışmalarını sürdürmektedir.
 
2013 yılı Mart-Haziran döneminde İçişleri Bakanlığı'nın organize ettiği, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Ankara Belediyesi'nce desteklenen 10-15 yaş arası çocukların bir geleneksel sanat öğrenmeleri yoluyla beceri kazanmaları ve yeteneklerini keşfetmeleri amacıyla düzenlenen "Sanatla Mutluluğa Koşuyoruz" projesine çalışmalar yapmıştır.
 
2009 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı'nca "Keçe Ustası" unvanıyla "Somut Olmayan Kültür Mirası Taşıyıcıları" envanterine kaydedilmiştir. 
 
2008-2013 yılları arası Ankara Türk-Amerikan Derneği'nde, 2014-2017 yılları arasında Hacettepe Üniversitesinde "Temel Geleneksel Keçecilik" ve "İleri Geleneksel Keçecilik" adı altında toplam 4 sınıfta ders vermiştir. 2017-2020 yılları arasında Ankara Üniversitesi Kültür Merkezinde keçe dersleri vermiştir. Halen Ankara Adnan Ötüken Kütüphanesinde keçe kursları düzenlemektedir.  Bu çalışmaları büyük ölçüde gönüllülük ve sosyal sorumluluk esasına dayanmaktadır.
 
Ege Üniversitesi, TOBB Ekonomi Üniversitesi, Gazi Üniversitesi, Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesinde ve çeşitli liselerde geleneksel keçeciliğimizin gençlere tanıtılması amacıyla çalıştaylar düzenlemiştir. Geleneksel el sanatları ile ilgili sempozyumlarda katılımcılık, yarışmalarda jüri üyelikleri yapmıştır. Genellikle müzeler ve üniversitelerde olmak üzere 20'den fazla sergi düzenlemiş olup, bu sergilerden bazılarıı aşağıdadır;
·         
                            -Şubat 2005 Türk-Amerikan Derneği “Keçe Sanatında Yeni Boyutl
                        -Ekim 2005 Anadolu Ajansı “Keçe Sanatında Çağdaş Yorumlar
                         -Kasım 2005 Kocaeli Üniversitesi “Halk Kültürlerini, Koruma, Yaşatma ve                             Geleceğe Aktarma” konulu uluslararası sempozyum
                         -Aralık 2005 Hazine Müsteşarlığı resim sergisi
                         -Ocak 2006 Türkiye Kalkınma Bankası resim sergisi
                         -Haziran 2006 Kazdağları Ulusal Sempozyum
                         -Ağustos 2006 Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi
  • -Temmuz 2007 Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi
    -Ekim 2007 Ankara Güzel Sanatlar Galerisi
    -Aralık 2007 Türk-Amerikan Derneği
    -Nisan 2008 Ankara Kulübü Derneği
    -Mayıs 2008 Akdeniz Üniversitesi Sanat Etkinlikleri
    -Eylül 2008 Türk-Amerikan Derneği Keçe Atölyesi sergisi
     - Haziran 2009 Bodrum Marina Osmanlı Tersanesi Keçe Sergisi 
      Aralık2009 Ege Üniversitesi Egeart Bienali
    -Mayıs 2010 Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Keçe Sergisi
      -Mayıs 2011 TBMM Mustafa Necati Kültür Evi (Mehmet Girgiç ile)
      -Aralık 2011 Ege Üniversitesi EGEART Bienali
      -Aralık 2011 Ankara Vakıf Eserler Müzesi Keçe Sergisi
      -Ekim 2012 Milli Kütüphane Keçe-Terrakotta Sergisi
      -Şubat 2014 Hazine Müsteşarlığı Ulucanlar Sanat Sokağı Sergisi
    -Haziran 2014 Marmaris Belediyesi Sergi Salonu Keçe Sergisi
      -Ekim 2014 Hacettepe Üniversitesi Öğrencileri Keçe Sergisi
      -Temmuz 2015 Datça Belediyesi Sergi Salonu Keçe Sergisi
    -Eylül 2015 Milli Kütüphane Ulucanlar Sanat Sokağı Sergisi
      -Mayıs 2016 Ankara Üniversitesi SKS Kursları Kapanış Sergisi
    -Mart 2017 Gelenekli Türk Sanatlarının Dünü Bugünü Yarını Çalıştayı
     -Eylül 2017 Karesi Kent Konseyi Hünerli Eller Yarışması Jüri Üyesi
     -Mayıs 2018 Atatürk Kültür Merkezi Kültür Mirası Sergisi
      -Haziran 2018 Ankara Üniversitesi Geleneksel El Sanatları Ustaları Sergisi 
    -Ekim 2018 Atatürk Kültür Merkezi Ahiler Haftası Sergisi

                             -Mayıs 2023Mustafa Necati Kültür ve Sanat Evi Adnan Ötüken                                                  Kütüphanesi keçe sergisi

 cinaryasarcengiz@yahoo.com

www.keceustasi.blogspot.com
0532 783 20 65

10 Eylül 2022 Cumartesi

YÜNÜN VE KEÇENİN ÖZELLİKLERİ:


YÜN VE KEÇENİN ÖZELLİKLERİ

Koyun, deve, lama, tavşan alpaka gibi hayvanların tüyleri yün adını alır. Yünün basınç etkisiyle sıkıştırılması sonucu keçe elde edilir. Keçe, atkı ve çözgü içermemesi, yani doku özelliği taşımaması nedeniyle çok iyi bir yalıtkandır. Bu nedenle ısı, ışık, nem, ses, radyasyon ve elektriği geçirmez. Tekstil literatüründe non wowen (dokusuz doku) olarak adlandırılır ve tekstilin atası olarak bilinir.

Keçe, sinyal ve radyasyon emicidir.

Keçe, yoğun olarak kullandığımız cep telefonu, modem, kumanda gibi elektronik cihazların yaydığı radyasyonu emerek vücudumuza zarar vermesini engeller. Yorgan, yastık ve yatakların yünden olmasına itina göstermeliyiz. Çünkü uyku süresince cep telefonu ve internet cihazları devamlı sinyal alır verir ve radyasyon üretir. Vücudumuz ve özellikle beynimiz bu radyasyondan ciddi ölçüde zarar görür. Eğer uyku setimiz koyun yününden yapılmış ürünlerden oluşuyorsa bu zarar en aza iner. 

Yün ve keçe dinlendiricidir ve rahat uyku sağlar.

Koyun yününden yapılmış yorgan, yastık ve yatakta uyursanız sabaha dinlenmiş olarak kalkarsınız. Çünkü koyun yünü, vücutta biriken statik negatif enerjiyi alır. Böylece bedenimizde oluşan yorgunluk ve rehavet üzerimizden kalkmış olur. 
Gün boyunca koyun yününün dinlendirici etkisinden yararlanılabilir. Bunun için evlerde, iş yerlerinde, arabalarda koyun yününden yapılmış keçe minderler kullanabiliriz. Koltuğumuzun, kanepemizin üzerine sererek üstüne oturmamız son derece faydalı olacaktır. Özellikle uzun süre oturanlar için bu çok faydalı olacaktır. Ofis çalışanları, işi masada olanlar, uzun yol şöförleri bu konuya dikkat etmelidirler. 

Yün ve keçe ısıyı dengeleyicidir.

Yün ve keçe soğuğu geçirmez. Koyun yününden yapılan ürünler yazın serin, kışın sıcak tutma özelliğine sahiptir. Çoğumuz yazın sıcaktan dolayı üzerimize yorgan örtmeden uyumaya çalışır. Ancak yorganımız yün ve keçedense rahatlıkla üzerimize örtüp uyuyabiliriz. Çünkü yün nefes alıp verme özelliğine sahiptir. Isıyı tutmaz.
 
Yün ve keçe, yağmuru ve suyu çekmez. Dolayısıyla kolay ıslanmaz, ama ortamdaki fazla nemi emer ve nem oranını doğal bir şekilde düzenler.

Yün ve keçe yanmaz. Ateşe, aleve karşı dirençli ve dayanıklıdır.
 
Doğal bir malzeme olduğu için alerjik değildir ve alerjik ortamların oluşmasına fırsat vermez.

Yün ve keçe uzun ömürlüdür.

Yün ve keçe terletmez, teri emer. Ağrıları alır. Romatizma ağrılarına iyi gelir.

Bit, pire, karınca, akrep, yılan ve bir çok haşarat yüne yanaşamaz. Çünkü bu hayvanların vücutlarının en ince bölümü olan karın altı bölümleri keçe ile temas ettiği için hayvanlar rahatsız olurlar ve keçeden uzaklaşırlar.

Yün ve keçe elektriği tutar. Yünden elektrik akımı geçmez, yalıtkandır. Çobanlar kepenek içinde yağmurdan, doludan, kardan, her türlü soğuktan etkilenmedikleri gibi kepenek içinde iken yıldırım isabet etmez.

Keçeyi güveden korumak için naftalin kullanılabilir. Bununla birlikte kuru lavanta ya da at kestanesi de güveden korur. 


KEÇE USTASINA ÖĞÜTLER:




 
Keçeyi güveden koruma için naftalin gibi kimyasaldan çok daha sağlıklı olan yolun; karanfil, lavanta ya da -özellikle- at kestanesi olduğunu bileceksin. Güvenin yünle beslenmediğini, yumurtlayacak güvenli, sessiz bir ortama gereksinimi olduğunu bileceksin. Bu yüzden organik koruyucular yanında keçeyi zaman zaman altüst ederek güvenin keçede delik açarak bir yuva yapmasını önlemen gerektiğini bileceksin.
 
Keçe ustasıysan özgün üretim yapacaksın. Kopya çekmeyeceksin. İntihal yapmayacaksın. Kitsch'e yönelmeyeceksin. 
 
Keçe ustasıyım demekle olmaz. Kalıp kesmeyi iyi bileceksin. Sekiz köşeli kasket yapmayı bileceksin. Keçenin neden yalıtkan olduğunu bileceksin. 
 
Keçe ustasıyım diyorsan özgün üretim yapacaksın demiştim. Kopya çekmeyeceksin. Nuno felting, shiburi, upwolfing yerine kendi köklerindeki tekniklerden yararlanacaksın. Keçeyi dünyaya senin atalarının tanıttığını daima anımsayacaksın.
 
Keçe ustasıyım demekle olmaz. Pazırık kurganının önemini bileceksin. Pazırık kuğularının kuğu değil, turna olduğunu bileceksin. Neden turna olduğunu da bileceksin.
 
Keçe ustasıyım demekle olmaz. Kuzunun sırtındaki yünün neden keçeleşmediğini bileceksin. Keçe yaygıda yılan, çıyan ve akrebin neden yürüyemediğini bileceksin.
 
Keçe ustasıyım demekle olmaz. Keçe ustasıysan iğne kullanmayacaksın. Kırkyama yapmayacaksın. Hazır keçeyi, yünü yapıştırmayacaksın.
 
Keçe ustasıyım demekle olmaz. Bildiklerini paylaşacaksın. Bildiklerini öğreteceksin. Paylaşırsan, sanatın gelişir. Paylaşırsan, sen gelişirsin. Yoksa, sıradan bir keçeci olarak kalırsın.

 

 
 




 

 

 

 


 

 Keçe ustasıyım diyorsan yalnızca keçe yapmayı bilmek yetmez. Keçenin tarihini de ezbere bileceksin. "Sen kendi sanatını yap, başka konularla ilgilenme" diyenlere gülüp geçeceksin. Bilgi birikimini herkesle paylaşacaksın. 

 

 









 




ADNAN ÖTÜKEN İL HALK KÜTÜPHANESİNDE GELENEKSEL KEÇECİLİK







 















13 Mart 2022 Pazar

Adnan Ötüken İl Halk Kütüphanesinde İlkokul Öğrencilerinin Keçe İle Tanışması

Adnan Ötüken İl Halk Kütüphanesi Müdürlüğünün 2019 yılında kültürel etkinliklerine katkı talebi üzerine  yıl boyunca Cer Modern'de Ankara'daki ilkokul öğrencilerini geleneksel keçeciliğimizle tanıştırma fırsatı buldum. Bu çalışmalarımda Kütüphane Müdürü sayın Ahmet Çakmak ve kütüphane görevlilerinin içten desteğini daima yanımda hissettim. Kendilerine teşekkür ediyorum. 

Her hafta farklı ilkokul öğrencilerinin katılımıyla yapılan çalışmalarda, çocukların el becerileri ile tanışmaları fırsatın yaratmaya çalışmak ana amacım oldu. İkincisi, onlara yüzyıllardır yaşamımızda yer alan ve dünyaya tanıttığımız geleneksel tepme keçeciliğimizle tanışmalarını sağlamaktı. Onlar bir derste keçe ustası olacak değillerdi elbette ama, yaşamlarının bir bölümünde keçe ile karşılaştıklarında keçenin ne olduğu, nasıl yapıldığı konusunda bilgi sahibi olmaları yeterliydi.

Burada, 2019 yılı boyunca süren Cer Modern Keçe Etkinliklerinden çeşitli resimler paylaşacağım.